KARŞILAŞTIRMA
Üstünlük:
Üstünlük karşılaştırmasında, anlatılmak istenen bir sıfatın herhangi iki kişi veya nesne arasındaki üstünlüğüdür. İngilizce’de iki kişi veya nesneyi birbiri ile karşılaştırarak birinin diğerinden herhangi bir sıfatça daha üstün olduğunu belirtmek için ya sıfatın sonuna –er eki ya da sıfatın başına more kelimesi getirilir. Bunlardan hangisinin ne zaman kullanılacağını ise çok genel olarak şöyle söyleyebiliriz. Kısa sıfatlarda –er eki, uzun sıfatlarda ise more kelimesi kullanılır. Ancak tabi ki bu kullanımların istisnaları vardır. Sıfattan sonra ise ‘than’ kelimesi getirilerek kime karşı üstün olduğu tamamlanmış olur.
En Üstünlük:
En üstünlük karşılaştırmasında ise iki kişi veya nesneden sadece birisi üstündür. Bu şekilde bir cümle oluşturmak için ise sıfatın önüne ‘the’ kelimesi gelir ve sıfata ya –est eki eklenir ya da sıfatın önüne most kelimesi gelir. Burada da hangisinin ne zaman kullanılacağı sıfatın kısa ve uzunluğuna bağlı olmakla beraber istisnai durumlar mevcuttur.
Aşağıda bazı sıfatların derecelerine göre değişimlerini bulabilirsiniz.
Normal Üstünlük En Üstünlük
High - Yüksek Higher – Daha Yüksek The Highest – En Yüksek
Old - Yaşlı Older – Daha Yaşlı The Oldest – En Yaşlı
Interesting - İlginç More interesting – Daha İlginç The most interesting- En İlginç
Good - İyi Better – Daha İyi The best – En İyi
Bad - Kötü Worse – Daha Kötü The worst – En Kötü
Örnek:
You are taler than me. Sen benden daha uzunsun.
Merve is happier than Hasan. Merve Hasan’dan daha mutlu.
Mercedes is more expensive than Dacia. Mercedes Dacia’dan daha pahalı.
Sibel is the shortest girl in the class. Sibel sınıftaki en kısa kız.
The most cleverest person is Ali in our family. Ailemizdeki en akıllı kişi Ali’dir.
I am the best singer in the world. Ben dünyadaki en iyi şarkıcıyım.
Son Gelen Soru
soru 2 Çanta mukayese ediliyor dolayısıyla karşılaştırılmışlar. My bag is bigger than your bag Cevabı ve devamı için tıklayın >>