Telephone is more suitable because I can call my friend and hear his/her voice on a telephone. Leaving a note is more suitable if I went to visit my grandma and she wasn't at home. |
Bu ünitede "present perfect tense"i öğreneceğiz. She has seen that movie before. Bu kullanıma "Present perfect tense" denir. Bu kullanımın Türkçe'de tam bir karşılığı yoktur. Genel olarak, geçmişte gerçekleşmiş olaylar ile bugün arasında bir çeşit ilişki kurar. Eylemin gerçekleştiği kesin zaman önemli değildir çünkü esas vurgulanan, eylemin içinde bulunduğumuz zamana etkisidir. Önemli notlar:
v3 ise, fiilin üçüncü hali demektir. Daha önce geçmiş zaman için fiilin ikinci halini kullanmıştık. Perfect tense isimli bu kullanım için de v3 kullanacağız.
have "'ve", has de "'s" şeklinde kısaltılabilir. Olumsuz yapmak için basitçe yardımcı fiile "not" eklenir, soru yapmak için de yardımcı fiil başa alınır. Her durumda, hem yardımcı fiil (have) hem de v3 beraberce kullanılır.
My brother has just finished his homework.
"already" sözcüğü, "çoktan" manasını verir. Yani belirtilen eylem, geçmişte yapılmıştır.
|
-Hi, Steve. -Hi, Alice. -We're going to a picnic this Saturday with a few friends, would you like to join us? -I think I can join you. Who is coming? -Sheila and Hans are coming. I am going to call George and Mary to invite them but I've lost their phone numbers. -I can give you their numbers. I'll send you an e-mail. -Thank you. -Have you invited Joe? He would like to come too. -Well, I have just called him but he said he has plans for Saturday. So he isn't coming. -All right, thanks for inviting me Alice. See you at the picnic. -Bye. |
She has hasn't ordered the food yet. She has sent an e-mail to Fred and she has already arranged the music. She has already ordered the costume but she hasn't made the decorations or done the cleaning.
do research for homework
Buy test books
|
Harry is worried because his daughter hasn't come home yet. Mrs. Harrison is happy because she's just won the lottery. Mike is confused because he hasn't solved the problem yet. I am very tired because I have just finished a football game. |
The man has just dropped his wallet. He has just won fifty thousand dollars. He has just fallen from the horse. She has just baked a cake. He has just completed a marathon. I've just left a message in an answering machine. |
Hi, Sue, I've just received your message and I am calling you to say thanks for inviting me. See you at the party. |
"ever, never" sözcüklerinin present perfect tense ile sık sık kullanırız. "never" sözcüğü ile daha önce "sıklık bildiren ifadeler"den bahsederken karşılaşmıştık. "Never" "asla" demektir. Olumlu cümlelerde kullanılır ve cümleye mana olarak olumsuzluk katar. "Ever" sözcüğünü ise soru cümlelerinde kullanıyoruz. En çok da geçmişteki tecrübeleri "hiç yaptın mı" anlamında sormak için kullanırız.
-Has your father ever done a dangerous sport?
-Have you ever eaten Chinese food? |
My favourite actor is Marlon Brando. He played in the Godfather movie. I have watched his movie a lot of times. What about you? Have you ever watched it? |
"Since" sözcüğüyle, geçmişte bir noktadan itibaren günümüze kadar geçen vakti anlatırız. "Since" kullanmak için, kesin bir başlangıç noktası belirtilmelidir. |
"For" sözcüğünü ise bugüne kadar geçen sürenin miktarını anlatmak için kullanırız. He hasn't been to school for a week. She has stayed in her friend's house for 2 months. |
"Since" eylemin başlangıç tarihini, "for" ise eylemin süresini bildirir. I've been married for 2 years. I've been married since May 2007. |
This man's name is Justin Timberlake. He is a famous artist. He was born on the thirty-first on Janurary, nineteen eighty-one. He is a singer and he made is first album in two thousand and two. He has won 5 Grammy and 1 Emmy awards and he his latest album has sold 18 million records. He has appeared in ten movies. He has not been married. |
Since Susan bought a mobile phone, she has never stopped using it.
Since sözcüğünden sonra eylem için bir başlangıç vakti vermeliyiz. Bunu tarih olarak yapabileceğimiz gibi, ayrı bir alt cümlecik olarak da verebiliriz. Bu şekilde kurulan alt cümlecikler genellikle simple past tense ile kurulur.
Present Perfect Tense Türkçede tam olarak karşılığı olmayan bir tensedir. Bu nedenle bu tense ile ligili ingilizce konuşma pratikleri ve okumalar yaparsak, anlamını daha iyi kavrarız. Present Perfect Tense konu anlatım bölümümüzde tüm kullanımlar detaylı olarak incelenmiştir. İlgili sayfaya gitmek için lütfen tıklayın. |
The KU5 model can send messages with pictures and video but th3 model can only send snapshots. KU5 and TH3 models have cameras but KU5's camera is better. TH3 is smaller but thicker. KU5 has wireless connection but TH3 has infrared connection to PC. TH3 has a camera but KU5 doesn't. |
Son Gelen Soru
Telefon konuşmaları -Evet "who is this" telefonda kimsiniz anlamına geliyor. Telefonda ilk cevap verme sözcüğü "Hello"dur. Örnek: Bir bankada çalışıyorsunuz diyelim: -Thank you for calling Akbank. Gül speaking. How can/may ı help you? (Akbankı aradağınız için teşekkürler.Ben Gül. Nasıl yardımcı olabilirim?) -Kendini takdim etme. Hello, İt's Nalan calling(Ben nalan arayan) -resmi değil -Hello, this is Jale Ersoy calling.(resmi konuşma) -Hi, it's Orhan from the Akbank Şişli branch... Cevabı ve devamı için tıklayın >>